emektar

emektar
1.
1) ста́рый, о́пытный, умудрённый о́пытом
2) дли́тельное / продолжи́тельное вре́мя бы́вший в употребле́нии

emektar bir araba — ста́рая / вида́вшая ви́ды маши́на

2.
ветера́н [труда́]

emektar hizmetçi — мно́го лет прослужи́вшая служа́нка


Türkçe-rusça sözlük. 2013.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Смотреть что такое "emektar" в других словарях:

  • emektar — sf., T. emek + Far. dār 1) Bir görevde uzun süre kalıp o işe emeği geçmiş olan (kimse) Raşit çocuk, emektar hizmetçimiz ve sütannemin oğluydu. R. N. Güntekin 2) mec. Çok kullanılmış, eski Emektar makinenin tozlarını silip masaya yerleşmeye karar… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • emektarlık — is., ğı Emektar olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • halayık — is., ğı, Ar. ḫalāˀiḳ Kadın köle, cariye Ailemizin emektar Arap halayıklarından biri de bize aşçılık etmekteydi. R. N. Güntekin Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller halayıktan kadın olmaz, gül ağacından odun …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • isimli — sf. Adı olan, ad almış Teslim, bu orijinal isimli kadın dayımın emektar aşçısıdır. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mikroklima — is., coğ., Fr. microclimat Dar iklim bölgesi Emektar payitaht, mikrokozmosunun, mikrokliması olarak her telden çalmayı belki bundan ötürü benimsemiştir. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mikrokozmos — is., Fr. microcosmos 1) Uzayda dünya ve insanın durumu Emektar payitaht, mikrokozmosunun, mikrokliması olarak her telden çalmayı belki bundan ötürü benimsemiştir. H. Taner 2) Küçük canlıların dünyası …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • orijinal — sf., li, Fr. original 1) Özgün Teslim, bu orijinal isimli kadın, dayımın emektar aşçısıdır. R. H. Karay 2) Fabrikası tarafından yapılmış olan, taklit olmayan (araç ve gereç) 3) Otantik 4) mec. Alışılagelenden daha değişik, şaşırtıcı nitelikte… …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»